Hayat adil
değil. En çok da çocuklar için adil değil. O minicik kalpleri ile anlamakta
zorlandıkları, anlayamayacakları türden bir adaletsizlik bu.
Yaşıtları
okula giderken sokaklarda çalışmak zorunda olan bir çocuğa anlatamazsın hayatın
ne kadar güzel olduğunu. Sadece televizyonlarda görebildiği alışveriş
merkezilerinin oyun salonları yerine çamurların içinde hayaller kurarak oyunlar
oynayan çocuklara bahsedemezsiniz dünyanın güzelliğinden. Cicili bicili
kıyafetleri ile gezen çocuklara bakıp kendi kıyafetinden ve yüzünün kirinden
utanan bir çocuğun tamir edemezsin kırık kalbini. Hamburgerin tadını bilmeyerek
lokantaların önünden boynu bükük imrenerek geçen bir çocuğun silemezsin
gözlerindeki hüznü. Her saniye dünyanın bir yerlerinde çocuklar can verirken
kimseye vaat edemezsin gelecek mutlu günleri. Bu dünyada tek bir çocuk bile ölüyorsa
kurşunlarla, bu dünyada tek bir çocuk bile ölüyorsa açlıktan, bu dünyada tek
bir çocuk bile maruz kalıyorsa vahşice olaylara savunamazsın adaleti.
Oysa
çocuk demek umut demek... Çocuk melek, çocuk can, çocuk saflık, çocuk gelecek
demek... Kendi çocuklarını koruyup kollarken başka çocuklara dönemezsin
sırtını. En az kendi çocuğun kadar geleceğin o da. Onların mutluluğu için
savaşamazsan, adaleti savunamazsan ne bekleyebilirsin gelecekten. Belki hepsine
çare olamazsın. Ama gücün yettiği kadar güldürdün mü bir çocuğun yüzünü işte o
gün insan gibi hissedebilirsin kendini ve işte o gün kendi çocuğuna gönül
rahatlığı ile sarılıp öğretebilirsin adaleti.
Herhangibiri / 2015
Fotoğraf: Buğra Şahin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder