Gece ıssız... Gece karanlık...
Gece sensizlik demek... Gündüz oyalarım da kendimi hayat ile, gece yokluğun
demek.
Ben her gece hayaline koyuyorum
başımı, yorgan yerine hasretine sarılıyorum, özlemini kokluyorum... Zaten en
çok da kokunu arıyorum.
Bu gece de farksız diğerlerinden.
Öyle sessizce duruyorum ve geçmesini bekliyorum. Geçecek de, biliyorum...
Sonra bir kağıt, bir kalem
alıyorum elime, yazmaya başlıyorum. İçimde kalan ne varsa yazıyorum. Sen okusan
da okumasan da yazıyorum. “Kime yazıyorsun?” diye soruyorlar, “Ben hep aşka
gelip aşk’a yazıyorum” diyorum.
Bir an duruyorum, öyle çok
özlüyorum ki seni... İnsan özlemekten yorulur mu? Ben, yorulduğumu hissediyorum.
Kalemimi bırakıyorum, gözlerimi usulca kapıyorum, yokluğunu öpüyorum ve uyuyorum.
Yarın sabah yine gelmeyeceksin, biliyorum...
Herhangibiri / 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder