Bağırabilirdim… Hıçkıra hıçkıra
ağlayıp her şeyi kırıp dökebilirdim… Küfür de edebilirdim, hakaret de, sayısız
beddua da… Hatta nefret bile edebilirdim… Ama etmedim… Hepsine hakkım vardı ama
hiçbirini yapmadım. Çünkü bunlardan hiçbirinin sevilmiyor olmanın tuhaf duygusunu
gidermeye faydası olmazdı. Sustum ben de o yüzden… Öylece sustum… Sustum ve sessizce
bir köşede durup geçmesini bekledim. Yazmadım da… Yazamadığımdan değil ama
gereksiz buldum sanırım yazmayı da… Bekledim… Bekledim…
Ben hiç küsmedim hayata, yine
küsmedim. Şimdiye kadar hiç odalara kapatmadım kendimi, yine kapatmadım. Dışarı
çıktım, çok sevdiğin denize baktım… Güneşe baktım… Buluta baktım… Yağmura
baktım… Uzaklardan senden bir haber getiriyormuşcasına aheste aheste süzülerek gelen
kuşlara baktım… Her gece senin de aynı gökyüzüne baktığını düşünerek aya baktım…
Ağladım da elbet… Kalbimin kırık parçasına avucumu bastırdım geceleri, gözyaşlarımla
yastığı ıslattım… Özledim, silmeye kıyamadığım fotoğraflarına baktım… Bakarak
uykuya daldım. Sonra sabah oldu, Allah görecek gün, alacak nefes verdi, yine
uyandım. Kaldığım yerden yine hayata karıştım.
Güldüm de tabi ki… Biri beni
sevmeyi seçmedi diye ben beni seven diğer insanları gülüşümden mahrum etmedim. Öylesine
de gülmedim… Şimdiye kadar yaptığım her şeyin hakkını verdiğim gibi gülmenin de
hakkını verdim.
Şarkı da söyledim, hayal de
kurdum, kitap da okudum, zaman zaman seni de düşündüm… Hatta bazı anlar deli
gibi özledim de... Ama yine de bunları yaparken yazmadım, yazamadım. Ne sana,
ne kendime, ne hayata, ne geleceğe yazamadım. Bekledim… Bekledim…
Sonra bir şey oldu. Bir ışık
gördüm… Gerçekten bir ışık tetikledi beni. Takvime baktım, bir ayı geçmişti.
Şaşırdım… Zaman yanıltıcıydı. Hiç geçmemiş gibi ama su gibi de akıp gitmiş gibi…
Yazmaksa benim için nefes gibiydi... Sonra yine ışığa baktım, denize baktım,
bitmeye yüz tutmuş günde kafamı kaldırıp göğe baktım… Yazmalısın dedim, yazmalı…
Yazdıkça dökeceksin içini, döktükçe hafifleyeceksin, hafifledikçe kendine
geleceksin, kendine geldikçe yine seveceksin, sevdikçe güleceksin, güldükçe
mutlu olacaksın, mutlu oldukça tekrar güvenebileceksin, güvendikçe huzuru
bulacaksın ve huzuru buldukça daha çok yazacaksın… Birisi, sırf birisi yüzünden
nefes alınmaktan vazgeçilmez… Vazgeçmeyeceksin…
Herhangibiri / 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder