28 Ağustos 2015 Cuma

Kendime...






İnsan 10’lu yaşlarını sürerken bırak 30’lu yaşları 20’leri bile hayal edemiyor. Oysa zaman ne çabuk geçiyor di mi?

Bir sürü şey yaşadın... İyikiler, keşkeler, pişmanlıklar, mutluluklar, üzüntüler, anılar, acılar, isyanlar, hayaller, kalp kırıklıkları, özlemler, kavuşmalar, ihanetler, dostluklar, kahkahalar, gözyaşları, umutlar, umutsuzluklar, hayal kırıkları, bekleyişler, kavuşmalar, kavuşamamalar, ayrılıklar, ölümler, doğumlar, aşklar, umutsuz aşklar, depresyonlar, dibe inip inip küllerinden yeniden doğmalar, sevmeler, nefret etmeler... İyi ki hayatımda var dediklerin de oldu, bu da nerden girdi hayatıma dediklerin de... Başına geldiği için şükrettiğin olaylar da oldu, neden ben diyerek lanet ettiğin de... Ama hepsi bişeyler kattı sana... Hepsi birleşti, seni sen yaptı. Tecrübeler edindin, dersler aldın. Yaptığın hataları yazdın bi kenara, bi daha yapmadın. Yeri geldi açtın eski defterleri kendine hatırlattın, yeri geldi tecrübedir dedin başkalarıyla paylaştın. Ne kadar başarılı oldun bilinmez ama iyi bi insan olmaya çalıştın. En azından kimseye bilerek kötülük yapmadın. Hayatta sana ödülünü harika bi aile, güzel arkadaşlar sunarak verdi. Ve zaman sana şunu öğretti: Hayatına kim dokunuyorsa, başına ne geliyorsa, önüne çıkan yollardan hangilerini tercih ediyorsan mutlaka bi nedeni var.

Evet, bugün 32 yılı geride bıraktın, 33 oldun. Umarım birilerinin hayatında güzel izler bıraktın... Ne yaşadıysan yaşadın, şimdi artık ileri bakmaya devam et! 32 yılın tecrübesi yolunu aydınlatsın. Daha sağlam, daha dik, daha güçlü, daha azimli, daha dingin, daha huzurlu, daha mutlu, daha umutlu olsun bundan sonrası... Tevekkül etmeyi hiç unutmayacağın, Allah’a son nefesini teslim edene kadar hayal kurmaktan asla vazgeçmeyeceğin, seni sen yapan değerlerden hiç bir zaman taviz vermeyeceğin bi ömür olsun geri kalan ömrün...

Ve doğum günün 33.kez kutlu olsun...


                                                                                                     Herhangibiri / 2015


21 Ağustos 2015 Cuma

Yaşamak için bi neden hep olmalı...





Sabahları olmalı insanın, yarınları olmalı.
Yarınlar için uyanmaya değecek hayalleri olmalı insanın, umutları olmalı.
Derdini paylaşacak dostları olmalı insanın, en kötü gününde elinden tutmalı.
Yaşamak için her zaman bi nedeni olmalı insanın, hayata tutunmalı.



                                                                                               Herhangibiri / 2015


                                                                                                                                                                               

18 Ağustos 2015 Salı

Uyan Aşk...




                                             Uyan Aşk...
                                            Uyan ki güneş doğsun.
                                            Sen uyan ki renkler uyansın.
                                            Kuşlar, çiçekler, kelebekler, doğa uyansın.
                                            Uyan ki mutluluk, iyilik, güzellik, umut uyansın.
                                            Uyan ki dünya uyansın.
                                            Sen uyan ki gün, yeniden aydın olsun...


                                                                                                        Herhangibiri / 2015

9 Ağustos 2015 Pazar

Unutmak sevmekten daha zor geliyor...


Unutmak zor iştir, sıkıntılı iştir azizim. Sevmekten çok daha zor bir iştir. Sevmeye, sevilmeye öyle kolay alışır ki insan... Sevmek, insanın doğasında vardır çünkü... İlginle besler, içinde büyütür, her gün birşeyler verirsin sevgine. Ama sonra bir bakmışsın ki hayatımın merkezi dediğin kişi gitmiş, yabancı olmuş sana. Oysa sen yatağına yattığında hayaller kurarsın içinde hep onun olduğu. Şarkıları o dinlesin diye paylaşırsın. Dile getirmekten korktuğun herşeyi sırf o okusun, anlasın diye yazarsın. Ama ya sonra? Bir bakmışsın ki o artık yok.

Çaresiz unutmaya çalışırsın. Ama beynin unut derken kalbin şiddetle karşı koyar. Ayakların durmadan seni onun gittiği yerlere götürür. Elin hep onun sevdiği kurabiyeyi yapar. Tam unuttum dersin araba sürerken dinlediğin radyoda onun sevdiği şarkı çıkar. Oturduğun cafede tam kafanı dağıtmışken biri çıkar, onun gibi güler. Beyoğlu’nda yürürken yanından geçen adam onun parfümünü sıkıp tıpkı onun gibi kokar. Vapurla Beşiktaş’tan Kadıköy’e geçerken karşında oturan kişi ona aldığın t-shirtün aynısını giyer. Ve senin bütün unuttukların boşa gider... Kısacası unutmak zor iştir, sıkıntılı iştir azizim...

Yazarın notu: Yazıyı Selami Şahin'den "Alışmak Sevmekten Daha Zor Geliyor"u dinlerken okumanızı tercih ederim.

                                                                                                     Herhangibiri / 2015